Yazı: 11:38 BankTech

Garanti BBVA Sanayide Su Verimliliğini Analiz Eden Yeni Araştırmayı Yayınladı

Garanti BBVA’nın hazırladığı “Sanayide Su Verimliliği” araştırması, gıda, tekstil ve kâğıt sektörlerinde su kullanım verilerini, verimlilik potansiyelini ve sürdürülebilir finansman modellerini ortaya koyuyor. Su yönetimi ve rekabet gücü arasındaki ilişki analiz ediliyor.

Garanti BBVA, Türkiye Bilişim Vakfı’nın Başlangıç Noktası platformu ile yürüttüğü yeni araştırmada sanayide su kullanımını mercek altına aldı. Akademik bir ekiple hazırlanan “Sanayide Su Verimliliği” raporu, Türkiye’de su tüketimi en yoğun sektörler olan gıda, tekstil ve kâğıt üretimindeki su kullanım verilerini, verimlilik potansiyelini ve sürdürülebilir finansman modellerini kapsamlı bir perspektifle ele alıyor.

Araştırma, Türkiye’nin 25 havzasının su potansiyelini, sektörlerin bölgesel dağılımlarını ve su stresi altındaki üretim alanlarını bütüncül biçimde analiz ediyor. Bulgular, özellikle su kıtlığı yaşayan bölgelerde üretim risklerinin arttığını ve su yönetimi eksikliklerinin rekabet gücünü etkileyen kritik bir kırılma noktası oluşturduğunu gösteriyor.

Sanayi su kullanımında verimlilik potansiyeli büyüyor

Raporun temel bulgularına göre, imalat sektöründe kullanılan suyun yüzde 88’i doğrudan proses suyu niteliğinde. Bu oran, suyun yalnızca yardımcı bir kaynak olmadığını; üretim süreçlerinin merkezinde yer aldığını ortaya koyuyor.

Türkiye’de gıda endüstrisinin yüzde 30’u, tekstil sektörünün yüzde 40’ı ve kâğıt endüstrisinin yüzde 7’si su kıtlığı çeken havzalarda faaliyet gösteriyor. Bu dağılım, su stresi altındaki bölgelerde sanayi üretiminin giderek yoğunlaştığını gösteriyor.

Kritik bölgelere dikkat: Marmara ve Küçük Menderes

Türkiye genelinde soğutma suyu hariç deşarj edilen atıksu oranının yüzde 93’ü aşması, geri kazanım süreçlerinin potansiyelin oldukça gerisinde kaldığını gösteriyor. Marmara ve Küçük Menderes havzaları; nüfus yoğunluğu, endüstriyel yük ve su kıtlığı riski nedeniyle öncelikli bölgeler olarak öne çıkıyor.

Araştırma, imalat sanayisinin toplam su çekiminin yaklaşık yüzde 13’ünü oluşturmasına rağmen su verimliliği odaklı yatırımların sınırlı kaldığını vurguluyor. Arıtma, geri kazanım ve proses suyu tekrar kullanımına yönelik teknolojilerde önemli bir gelişim alanı bulunuyor.

Cemal Onaran: “Su, ekonomik dayanıklılığın ana unsurlarından biri”

Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Cemal Onaran, suyun doğru yönetiminin işletmeler için stratejik bir unsur olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Sanayi üretiminde suyun doğru yönetimi çevresel bir gereklilik olmanın ötesinde ekonomik dayanıklılığın da temelini oluşturuyor. Su verimliliği, işletmelerin rekabet gücüyle doğrudan bağlantılı. Müşterilerimizin su verimliliği yatırımlarını yenilikçi sürdürülebilir finansman modellerimizle destekliyoruz. Ayrıca Mavi Nefes projesiyle su ekosistemini korumaya yönelik bilim, teknoloji ve sivil toplumu bir araya getiriyoruz. Amacımız işletmelerin ve bireylerin bu alandaki dönüşümünü hem bilgi hem finansal araçlarla hızlandırmak.”

Garanti BBVA’nın “Sanayide Su Verimliliği” araştırması, sürdürülebilir finansman yaklaşımının bankacılık sektöründe giderek daha stratejik bir konuma yerleştiğini gösteriyor. Sanayi su kullanımının kritik seviyelere ulaştığı bir dönemde, verimlilik odaklı finansman modelleri hem işletmelerin risk yönetimini güçlendiriyor hem de çevresel sürdürülebilirliği destekleyen yeni bir ekonomik çerçeve sunuyor. Türkiye’deki su stresi gerçeği, özellikle ihracatla büyüyen gıda ve tekstil sektörlerinde rekabet gücünün su verimliliği ile doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koyuyor. Bankaların yalnızca finansman sağlayıcı rolüyle sınırlı kalmayıp, veri temelli rehberlik sunması sanayi şirketlerinin bu dönüşümü hızlandırmasını sağlıyor. Garanti BBVA’nın Mavi Nefes gibi projelerle saha uygulamasını finansman entegrasyonu ile birleştirmesi, sürdürülebilirlik finansmanının gelecekte nasıl bir yapıya evrileceğine dair önemli bir örnek oluşturuyor.

Kapat